Osmanlı Devleti’nin asırlarca ayakta kalması, yine mirasının da günümüze hükmediyor olması tesadüf değil. Geçmişin tecrübeleri üzerine kurduğu muazzam medeniyetin ardındaki, farklı halklara ve devletlere asırlarca hükmetmenin sırları zaman geçtikçe daha iyi anlaşılıyor. Osmanlı’nın zamana meydan okuyan devlet yapısındaki 7 sırrını sizler için derledik.
1. Başta İtaat
Osmanlı Devleti üç esastan oluşan temel üzerine kurulmuş ve buna göre asırlarca yönetilmiştir. Bu esasların başında itaat gelir. Mensubu oldukları İslâm dinine, ehli sünnet vel cemaaat akidesi ve hükümlerine tam bağlılık ile itaat etmişlerdir. Bunun yanında padişahın idarelerinde bulunanların ki, buna aileleri de dâhildir, hükümdara kayıtsız şartsız itaati vardır. Diğer esaslar da mukaddesata hürmet ve usanmadan din ve devlet uğrunda gayrettir.
2. Liyakat
Devlet idaresinde ehliyetsiz ve hıyaneti sabit kişilere iş vermemişler, kaht-ı rical ve mecburiyetler devrinde ise bunu en az zararla atlatma yolunu takip etmişlerdir.
3. Adalet
Osmanlı’da temel prensip adalettir ve bu kaide her şeyin üstündedir. Bu kanunu padişah da olsa hiç kimse asla ihlal edemez. Padişahlar, zulüm ve baskı yoluna gidecek bütün kapıları kapalı, adalet ve hak aramaya gidecek bütün kapıları ardına kadar açık tutmuşlardır.
4. İnsanı Yaşat ki Devlet Yaşasın
İdareleri altındaki tebâya -gerek Müslümanlar, gerekse Müslüman olmayanlar olsun- köle gibi değil, bir emanet olarak görmüşlerdir. Bu husus da devletin uzun ömürlü olmasına zemin hazırlamıştır.
5. İmha Değil İnşa Edici
Osmanlı asla sömürgeci değil, imar ve inşa ediciydi. Fethettikleri toprakların halkını, yer üstü ve yer altı zenginliklerini sömürmediler, buralardaki zenginlikleri toplayıp, devlet merkezlerine getirmediler. Her yerin zenginliğini yine aynı yerdeki insanların menfaati için kullandılar. Fakir olan yerlere de merkezden yardım gönderdiler.
6. Devletin Tek Hâkimi Padişah
Devlet idare etme hakkı Osmanlı hanedanına aittir ve bu ailenin dışındaki herkes bu idareye tâbidir. Ülke içinde Batılı manada soylu sınıfların olmaması, devletin bölünmesi ve erimesini önlemiştir. Devlet içinde birtakım sınıfların birleşip devleti parçalamasına müsaade edilmemiştir.
7. Irk Değil Din Birliği
Osmanlı, merkezî idarede amelde dört hak mezhepten Hanefî mezhebini, mahallî ihtiyaçlara cevap verebilecek şekilde de Şafiî, Hanbelî ve Malikî mezheplerinin uygulamalarını tatbik etmiştir. Ayrıca Osmanlı, ırkların üstünlüğüne dayalı bir devlet değildi. İslâm dini ve ahkâmı çerçevesinde herkesin yeri tayin edilmişti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder